Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, ‘İdlib için silahsızlandırılmış bölge’ ısrarında galip gelen taraf olması; Türkiye’nin ‘Yurtta Sulh Dünyada Sulh’ ilkesini bir kez daha pekiştirdi…
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, ‘İdlib için silahsızlandırılmış bölge’ ısrarında galip gelen taraf olması; Türkiye’nin ‘Yurtta Sulh Dünyada Sulh’ ilkesini bir kez daha pekiştirdi…
Türkiye ile Rusya arasında "İdlib'de Gerginliğin Azaltılması Bölgesin'deki Durumun İstikrarlaştırılmasına İlişkin Mutabakat Zaptı" imzalanması; elbette tesadüf değil; bu Erdoğan’ın nasıl bir ulusalarası siyasi analiz yeteneğine sahip olduğunun da bi göstergesi…
Rusya ve Türkiye sivilleri korumak için tampon bölge oluşturdu…
Rusya ile Türkiye'nin İdlib konusunda vardığı anlaşmanın Suriye'de muhaliflerin son kalesinde 3 milyon kişiyi etkileyecek insani kriz riskini azalttı…
Erdoğan'ın, "İnanıyorum ki bu anlaşmayla İdlib'de bir insani krizi önledik" sözü ve asıl gerçeğin; Erdoğan ile yapılan anlaşma, Putin'in gücünün sınırlarını sınırlanması olması; burada tek söz sahibinin Türkiye olduğunun ispatlanması olarak da değerlendirileblir…
Erdoğan'ın haftalardır Şam rejiminin muhaliflere yönelik saldırı hazırlığı yaptığı İdlib'de 15 Ekim'den itibaren silahsız bölge oluşturulması için gerekli anlaşmayı resmen söke söke alması da bir başka dünya gerçeği…
Erdoğan’ın, İdlib'e yönelik Esad rejiminin bir saldırısını önlemek için aylardan beri mücadele ettiği ve bunda da başarılı olduğu asıl vurgulanması gereken başka bir gerçek…
Bu milyonlarca insanın, sivil asker milyonlarca insanın hayatının da kurtulması demek…
İleri gidelim, yıllardır vatan haini olanları Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterenlerin; şimdi birleşerek gerçek bir vatanperver olan ve insan hayatına nasıl önem verdiğini gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı; oy ve fikir birliği ile Nobel Barış Ödülü’ne aday göstermesi gerek…
Bu haber 584 defa okunmuştur.